Mala mülke olma mağrur, deme var mı ben gibi? Bir muhalif yel eser, savrulur harman gibi. MEVLANA
GÜNÜN ATATÜRK SÖZÜ:
Ne kadar zengin ve refah olursa olsun, istiklalden mahrum bir millet, medeni insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye layık sayılamaz.
GÜNÜN DERİN SÖZÜ:
Anne ben, bana istediğim o şeyi almadığın için suratımı asmıyorum. Canım surat asmak istediği için asıyorum.
GÜNÜN ANNE SÖZÜ:
Zamanlaman harikaymış Derinciğim...
GÜNÜN OLAYI:
Kuzey Kore'yi 17 yıldır yöneten Kim Yong-il öldü.
GÜNÜN ŞARKISI:
Kol Düğmeleri- Barış Manço
GÜNÜN YEMEĞİ:
Kremalı Mantar-Spagetti eşliğinde..
GÜNÜN FİLMİ:
Fireflies in the garden- Bahçemdeki Ateş Böcekleri
Fireflies in the garden- Bahçemdeki Ateş Böcekleri
Dennis Lee 'in yönetmenliğini yaptığı film; yarı otobiyorafiktir. Film, çocukken yazar babası Charles (Willem Dafoe) tarafından psikolojik bakımdan incitilen yazar Michael'ın (Ryan Reynolds) evini ziyarete gittiği sırada annesi Lisa'nın (Julia Roberts) hazin bir trafik kazasına kurban gitmesinin ardından geride bıraktığı ailesi ile tekrar kişisel bir bağlantı kurmaya çabalamasını anlatıyor. Hikaye, aşkın karmaşasını ve bir ailenin parçalanışını bir trajedi ile anlatmaktadır.
Ben bu filmi, psikolojik bozukluğu olan bir babayı canlandıran Willem Dafoe'nin performansı için izlenmesini öneriyorum. Ebeveyn olmanın nasıl bir sorumluluk olduğunu çok iyi anlayacağınızı umuyorum. İyi seyirler
Ben bu filmi, psikolojik bozukluğu olan bir babayı canlandıran Willem Dafoe'nin performansı için izlenmesini öneriyorum. Ebeveyn olmanın nasıl bir sorumluluk olduğunu çok iyi anlayacağınızı umuyorum. İyi seyirler
GÜNÜN KİTABI:
Korkma İnsancık Korkma- Turgut Özakman
"Periler padişahının kızı Züleyha gibi çırılçıplak saçlarını beline akıtmış, ayakta duruyordu. Su tanecikleri inci dizisi gibi teninden aşağı süzülüyor, su almak için eğilip doğruldukça, ıslak kalçaları Balkız'ınkiler gibi kabarıp sönüyordu. Birden yan dönünce, soluğum kesildi... Sevdiğim her şey onda toplanmıştı."
GÜNÜN ŞİİRİ:
Ölmeyin
avaş yavaş ölürler
Pablo Neruda
GÜNÜN KÖŞE YAZISI:
Uzuuuun uzun anlatmayayım Türkiye’de...
“Savaş suçlusu” ilan edilen
Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Ankara’ya inen Başbakanımız,
“Hitler”e benzetilen İsmet İnönü’nün önünden geçip, “diktatör” damgası yapıştırılan Atatürk’ün mozolesine çiçek koyduktan sonra, “katliam” arşivlerini açmamakla suçlanan Genelkurmay’a
gelip, “soykırım”cı denilen Fevzi
Çakmak Salonu’nda YAŞ’a katıldı.
Bilahare...
Sarkozy’ye mektup yazan
Başbakanımız, “Türkiye’de soykırım yok” diyeni hapse tıkacak yasaya dikkat çekti, Türk ulusunu hedef alan hasmane tutumları hayretle karşıladığını söyledi.
Yetmez ama evet yani.
Aklınızda bulunsun...
Fransızca oui yazılıyor.
Vıyyy diye okunuyor!
Yılmaz Özdil
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder